19 Nisan 2015 Pazar

Hayal

Ben ısınmak için iki büklüm kıvrılsam yatağın içine,  bir sağa bir sola dönüp sinir etsem seni. 
`şunu havalandırıp durma üşüyorum` diye kızsam sana, bütün yorganı üstüme çeksem.
 Sonra kıyamasam sarılsam mesela. Ne bileyim, sabah uyandığımda ellerim saçlarında olsa, `İşe geç kaldın lan kalk` diye dürtsem seni, sen `Noluyo lan` diye tek gözün açık bakarken etrafa, saatin 8`i çoktan geçtiğini görüp fırlasan yataktan, o telaşlı şapşal halini izlesem sen evden çıkana kadar.
Benim icin en sevdiğin kravatı seçip gömleğimin yanına koysan.

O telaşla Gömleğini yanlış düğmelesen, arabanın anahtarını unutsan ama beni öpmeyi unutmasan. Sonra mesela, benden habersiz eve pahalı bir şey alsan, onun kavgasını etsek seninle. Sen yemeğe `Çok tuzlu olmuş` desen ama sırf ben yaptım diye hepsini yesen falan. 

Eve gelen faturayı görünce aynı anda `Yuh! Ebesininki artık` desek, sen benim üstüme atsan suçu, ben senin.. `Saatlerce duş alırsan olacağı bu` diye yakınsam, özür dilesen ama yine yapsan. 

Bütün huylarını bilsem, çıkarıp gelişigüzel ortalığa attığın kıyafetleri suratımdaki aptal ve sana alışmış ifadeyle toplasam.. 
Otursak seninle ,kafamız esince alsak rakımızı , balığımızı.Hazırlasak mezemizi, Zeki Müren çalsa radyoda, sana her bakışımda daha çok aşık olsam. Hafiften kafan iyi olunca, beni ne kadar sevdiğini sorsam, `Çoook` desen, yeterli be. Bir ömür yeterdi o bana. Vallahi bak.. 

2 yorum: