Karakter: Metin, 30'lu yaşlarının sonlarında, dışarıdan bakıldığında iri, kaslı ve kendine güvenli bir adam. Sakallı, dövmeli kolları ve atletik yapısıyla dikkat çekiyor. Ancak bu dış görünüşün ardında, çocuksu bir saflık, beklenmedik korkular ve insanlarla iletişim kurma konusunda utangaçlık yatıyor. İçten içe hassas, sanatçı ruhlu ve biraz da sakar.
Logline: Dış görünüşüyle bir gladyatörü andıran, ancak ruhu bir şairi olan Metin'in, hayatının en büyük draması olan aşka ulaşmak için, istemeden dahil olduğu bir komedi zinciri ve yanlış anlaşılmalarla dolu bir macerası.
1. PERDE
SAHNE 1: GÜN BATIMI - LÜKS OTEL HAVUZ BAŞI
Güneş batarken, lüks bir otelin havuz başında Metin, bronzlaşmış cüssesi ve dövmeleriyle dikkat çekiyor. Yüzünde düşünceli bir ifade var. Elinde küçük bir eskiz defteriyle oturmuş, etraftaki insanları değil, havuzun kenarındaki bir çiçeği çizmeye çalışıyor. Yanında oturan, flörtöz tavırlı bir kadın (AYLİN, 30'lu yaşlarında, iddialı) ona yanaşır.
AYLİN
(Gülümseyerek)
Çok derin düşüncelere dalmışsınız, beyefendi. Ne çiziyorsunuz öyle?
Metin, irkilir ve defterini kapatmaya çalışır. Kekemeliğe yakın bir ses tonuyla.
METİN
Ş-şey... Bir... bir çiçek.
AYLİN
(Gülerek)
Ben de sizi dövme modellerinden biri zannetmiştim. Çiçek çizmek... Ne kadar da... tatlı.
Metin kızarır, kalkmaya çalışır. Aylin onu durdurur.
AYLİN
Bekleyin! Ben Aylin. Bir içki içer miyiz?
METİN
Şey... Ben... gitmem lazım. Benim... Benim kedim beni bekler.
Aylin şaşkınlıkla Metin'in arkasından bakar. Metin aceleyle uzaklaşır.
SAHNE 2: GECELERİ - METİN'İN APARTMAN DAİRESİ
Metin'in dairesi, dışarıdan beklenen ihtişamdan çok uzak, dağınık ama samimi bir yerdir. Sanat kitapları, eski filmler, müzik aletleri ve ortalıkta dolaşan, tüy dökmüş bir kedi (MİNKET) vardır. Metin kapıyı kapatır kapatmaz, cüssesine zıt bir hafiflikle sandalyeye yığılır.
METİN
(Minket'e)
Yine mi başaramadım Minket? Yine mi kekeledim? O kadın benden korktu sandım. Oysa sadece bir papatya çiziyordum.
Minket miyavlar. Metin derin bir iç çeker. Sanatçı hayalleri kuran, aşık olmaktan korkan, ama bir yandan da yalnızlıktan sıkılan bir adamın portresi çizilir. Metin, dolabından eski bir aşk mektubu çıkarır. Mektubu okurken hüzünlenir. Bu, yıllar önce kaybettiği ve unutamadığı bir aşkın mektubudur.
SAHNE 3: ERTESİ GÜN - FİLM SETİ
Metin, aslında bir film setinde güvenlik görevlisidir. Dış görünüşü nedeniyle genellikle "bad-guy" rolleri için figüranlık teklifleri alır ama o reddeder. Bugün, setin kalabalık olduğu bir gündür. Ünlü, kaprisli bir oyuncu (BERRAK, 40'lı yaşlarında, diva tavırlı) sette olay çıkarır.
BERRAK
(Yönetmene bağırarak)
Bu makyaj ne böyle? Beni yaşlı bir cadıya çevirmişsiniz! Hemen yenisi gelsin!
Metin, köşede sessizce dururken, Berrak'ın şımarık tavırları onu rahatsız eder. Bir ara, Berrak'ın makyaj masasının yanındaki vazodan bir çiçek düşer. Metin içgüdüsel olarak çiçeği yerden alır ve vazoya yerleştirir. Berrak, Metin'i fark eder.
BERRAK
(Alaycı bir gülümsemeyle)
Vay canına, ne kadar da duyarlısınız. Siz herhalde bu filmdeki kötü adam rolü için fazla hassassınızdır.
METİN
(Kızararak)
Hayır, ben... ben sadece...
Yönetmen (CAN, 50'li yaşlarında, sabırsız) araya girer.
CAN
Metin, senin işin güvenlik. Çiçeklerle ilgilenmek değil.
Metin, başını öne eğer. Bu olay, onun dış görünüşüyle iç dünyası arasındaki çelişkiyi bir kez daha vurgular.
SAHNE 4: KAFE - ÖĞLE ARASI
Metin, setten arkadaşı, tek dostu olan (SELİM, 30'lu yaşlarında, zayıf, esprili) ile kafede oturur. Selim, Metin'in sessizliğini fark eder.
SELİM
Ne oldu yine? Berrak Hanım'la mı papatya muhabbeti yaptın?
METİN
(Hafifçe gülümseyerek)
Gülme be. O beni hiç anlamıyor. Hiç kimse beni anlamıyor. Ben sadece... normal bir insan olmak istiyorum. Güzel bir kadınla tanışıp, şiirlerden, sanattan konuşmak istiyorum. Ama herkes benden ya korkuyor ya da benimle dalga geçiyor.
SELİM
(Omuz silkerek)
Kankam, sen kaslı bir Thor'sun. Papatya sevdası biraz... garip kaçıyor. Ama bak, sette yeni bir senarist var. BELİZ. Belki onunla konuşursun. O da biraz "garip" galiba. En azından çiçeklere tepki vermez.
Metin tereddüt eder. Yeni biriyle tanışma fikri onu hem heyecanlandırır hem de korkutur.
SAHNE 5: FİLM SETİ - BELİZ İLE TANIŞMA
Beliz (30'lu yaşlarında, gözlüklü, dağınık topuzlu, kendi dünyasında yaşayan, ama zeki ve duyarlı bir kadın) elinde bir senaryo taslağıyla sete gelir. Yanlışlıkla bir kutuya takılır ve bütün kağıtları yere saçılır. Kimse yardım etmez. Metin, içinden bir ses dinleyerek ona doğru yürür.
METİN
(Eğilerek kağıtları toplarken)
İyi misiniz?
BELİZ
(Şaşkınlıkla Metin'e bakarak)
İyiyim, teşekkür ederim. Siz... siz Metin, değil mi? Güvenlikten.
METİN
Evet. Ben... evet.
Beliz, Metin'in iriliğinden çekinmez, aksine merakla bakar.
BELİZ
(Gülümseyerek)
Teşekkürler. Bu senaryo taslakları benim için çok önemliydi. Sizin gibi cüsseli birinden bu kadar nazik bir yardım almak... şaşırtıcı.
Metin, ilk kez biri tarafından "şaşırtıcı" bir şekilde değil, "nazik" bir şekilde karşılandığı için mutlu olur.
BELİZ
(Yerden aldığı bir kağıtta Metin'in karakalem çiçek çizimini fark eder.)
Bu... bu sizin çiziminiz mi? Harika!
Metin şaşırır.
METİN
Siz... siz mi beğendiniz?
BELİZ
Elbette! Çok duyarlı bir çizim. Ben de şiir yazarım. Duyguların bu kadar güçlü bir bedende saklı olması... ilginç.
Metin ve Beliz arasında bir kıvılcım oluşur. Beliz'in ilgisi, Metin'in kabuğunu kırması için bir fırsattır.
SAHNE 6: FİLM SETİ - YANLIŞ ANLAŞILMALAR BAŞLIYOR
Metin, Beliz'e karşı hissettiği yakınlığı saklamaya çalışır. Ancak, sete gelen kötü şöhretli, yakışıklı bir başrol oyuncusu (DENİZ, 30'lu yaşlarında, kibirli) Beliz'le yakınlaşmaya başlar. Deniz, Metin'in Beliz'e olan ilgisini fark eder ve onu kıskandırmak için küçük oyunlar oynar.
DENİZ
(Beliz'e, Metin'in duyacağı şekilde)
Beliz'cim, senaryon gerçekten harika. Bu kadar hassas bir ruha sahip bir kadının bu kadar güçlü bir eser yazması... etkilendim.
Metin, içten içe kıskanır ama tepki vermez. Selim, Metin'i cesaretlendirmeye çalışır.
SELİM
Git konuş abi. Çiçeklerden bahset. Şiirlerden bahset. Beliz seni anlar.
Metin cesaretini toplar. Beliz'in yanına gider.
METİN
Beliz... ben...
Deniz araya girer.
DENİZ
(Metin'i küçümseyerek)
Güvenlik görevlisi Metin, bir derdin mi var? Bir şey mi oldu?
METİN
Hayır, ben... ben sadece...
Beliz, Metin'in gerginliğini fark eder.
BELİZ
(Nazikçe)
Bir sorun mu var Metin?
Metin, Deniz'in bakışları altında kekelemeye başlar ve cümlesini tamamlayamaz. Sadece "Yok bir şey" diyerek uzaklaşır. Beliz şaşkınlıkla arkasından bakar.
PERDE SONU
2. PERDE
SAHNE 1: GECELERİ - METİN'İN APARTMAN DAİRESİ
Metin, evde Minket'le oturmuş, Beliz'le olan başarısız konuşmasını düşünür. Sinirinden bir boks torbasına vurmaya başlar. Kaslı vücuduyla torbayı sallarken, bir yandan da kendine kızar.
METİN
(Minket'e)
Ben ne kadar beceriksiz bir adamım! Ne zaman birine içimi açmaya çalışsam, bir felaket oluyor. Deniz de ona yakışıklı yakışıklı gülümsedi. Benden korktu kesin.
Minket, miyavlayarak Metin'i teselli etmeye çalışır. Metin, boks torbasının yanındaki eskiz defterini açar. İçinde Beliz'in portresini çizmeye çalıştığı birkaç taslak vardır. Portreler oldukça başarılıdır.
SAHNE 2: FİLM SETİ - KOMİK OLAYLAR ZİNCİRİ
Metin, Beliz'e yaklaşmaya çalışırken sürekli komik yanlış anlaşılmalara maruz kalır.
Olaya 1: Berrak, setteki bir yiyecek arabasından kek çalarken Metin onu fark eder. Metin, "Yasak!" demek yerine kekleri göstererek "S-s-size mi?" diye sorar. Berrak, Metin'in kendisine kek teklif ettiğini sanır ve "Ne kadar naziksiniz!" diyerek keklerin hepsini alır.
Olaya 2: Metin, Beliz'e bir fincan kahve götürmek ister. Ancak, Deniz'in bir sahne gereği yere döktüğü kan efektinin üzerine basar ve kahve kupasıyla birlikte yere yuvarlanır. Üzerine kan efekti bulaşmış kahve, korkunç bir sahne yaratır. Beliz ve diğerleri Metin'in yaralandığını zanneder. Metin, utancından kızarır.
SELİM
(Metin'e yardım ederken, gülmekten kendini tutamaz)
Abi, bu ne hal! Cinayet mahallinden mi kaçtın?
Metin, Beliz'in endişeli bakışları altında iyice utanır.
SAHNE 3: FİLM SETİ - BELİZ'İN ŞÜPHESİ
Beliz, Metin'in tuhaf davranışlarını gözlemler. Deniz'in sürekli Metin'i küçük düşürme çabası ve Metin'in bu durumlardaki çekingenliği onun dikkatini çeker. Beliz, Metin'in dış görünüşünün ardında farklı bir şeyler olduğunu hissetmeye başlar.
Beliz, Selim'e yaklaşır.
BELİZ
Metin neden bu kadar garip davranıyor? Benden mi hoşlanmıyor?
SELİM
(Gülümseyerek)
Tam tersi Beliz. O senden... o senden bayağı hoşlanıyor. Ama Metin biraz... "zor bir kitap". Kapağına aldanmayın. İçi şair doludur.
Beliz şaşırır.
BELİZ
Şair mi?
SELİM
Evet. Hatta çiçek çizer, şiir okur. Kedisi bile var.
Beliz, Metin'e karşı daha fazla merak duymaya başlar.
SAHNE 4: KAFE - BELİZ VE METİN'İN YAKINLAŞMASI
Beliz, bir gün öğle arasında Metin'i kafede yalnız görür. Elinde bir şiir kitabı vardır. Cesaretini toplar ve yanına oturur.
BELİZ
Metin, yalnız mısınız?
METİN
(İrkiliyor)
Ş-şey... evet.
BELİZ
(Kitabı göstererek)
Bu kitabı biliyor musunuz? Çok severim.
Metin'in gözleri parlar.
METİN
Ah... evet! Çok... çok güzel bir şair. Özellikle de... (Bir mısra okumaya başlar, ilk kez bu kadar rahatlamıştır.)
Beliz, Metin'in şiir okurkenki ses tonundan ve duygusal ifadesinden çok etkilenir. Dışarıdaki o kaslı, sert adam gitmiş, yerine hassas ve romantik bir şair gelmiştir.
BELİZ
(Hayranlıkla)
Harika okuyorsunuz. Neden daha önce hiç konuşmadık bu konularda?
METİN
Ben... ben utangaç bir adamım Beliz. İnsanlar beni yanlış anlar diye korkuyorum.
BELİZ
(Gülümseyerek)
Ben de hep yanlış anlaşılmışımdır. Yazar olduğum için insanlar beni hep "kafa karıştırıcı" bulur. Belki de bu yüzden anlaşıyoruzdur.
İkisi arasında samimi bir sohbet başlar. Metin, ilk kez bu kadar rahat bir şekilde kendini ifade eder. Geçmişindeki aşk hikayesinden, resim tutkusundan, Minket'ten bahseder.
SAHNE 5: FİLM SETİ - DENİZ'İN PLANLARI
Deniz, Metin ve Beliz'in yakınlaşmasından rahatsız olur. Metin'i Beliz'in gözünden düşürmek için bir plan yapar. Metin'in güvenlik görevlisi kimliğini kullanarak, setten çalınan bir prop'u (önemsiz bir eşya) Metin'in dolabına yerleştirir ve onu hırsızlıkla suçlatmaya çalışır.
SAHNE 6: FİLM SETİ - METİN'İN SUÇLANMASI
Yönetmen Can ve polis, Metin'in dolabında çalıntı prop'u bulur. Metin şoke olur.
CAN
(Öfkeli)
Metin! Bu ne demek oluyor? Setten eşya mı çalmaya başladın?
METİN
(Şaşkınlıkla)
Hayır! Ben... ben yapmadım!
Beliz, Metin'in masumiyetine inanır. Deniz ise sinsi bir şekilde gülümser. Selim de Metin'in masum olduğuna emindir.
BELİZ
Buna inanamıyorum! Metin asla böyle bir şey yapmaz!
Yönetmen, Metin'i işten atar. Metin, dış görünüşü nedeniyle yine önyargılara kurban gitmiştir.
PERDE SONU
3. PERDE
SAHNE 1: GECELERİ - METİN'İN APARTMAN DAİRESİ
Metin, evde perişan haldedir. Minket onun yanına sokulur. Beliz onu arar ama Metin telefonu açmaz. Kendini dış dünyadan soyutlamıştır.
METİN
(Minket'e)
Gördün mü Minket? Kimse bana inanmadı. Yine yalnız kaldım.
SAHNE 2: BELİZ'İN ARAŞTIRMASI
Beliz, Metin'in masumiyetine inanır ve gerçeği ortaya çıkarmak için kendi araştırmasına başlar. Selim'den yardım ister. Birlikte, setin güvenlik kameralarını incelerler ve Deniz'in prop'u Metin'in dolabına koyduğu anı yakalarlar.
BELİZ
(Kamera kayıtlarını izlerken)
Biliyordum! Metin masum!
SELİM
Sen ne kadar iyi bir insansın Beliz.
SAHNE 3: FİLM SETİ - GERÇEKLER ORTAYA ÇIKIYOR
Beliz ve Selim, kamera kayıtlarıyla birlikte Yönetmen Can'ın yanına giderler. Can, kayıtları izleyince şoke olur ve Deniz'i sete çağırır. Deniz köşeye sıkışmıştır.
CAN
(Deniz'e öfkeli)
Bunu sen mi yaptın Deniz? Metin'i neden tuzağa düşürdün?
DENİZ
(Kekelemeye başlar)
Ben... ben sadece...
CAN
Sırf kıskançlık yüzünden mi? Metin'i bir an önce bulup özür dilemeliyiz.
SAHNE 4: METİN'İN EVİ - UZLAŞMA
Beliz, Metin'in kapısına dayanır. Metin, kapıyı açmak istemez.
BELİZ
Metin! Benim! Kapıyı aç lütfen!
Metin tereddütle kapıyı aralar. Beliz, kamera kayıtlarını gösterir.
BELİZ
Masumsun Metin! Deniz seni tuzağa düşürmüş. Herkes öğrendi. İşine geri dönebilirsin.
Metin, şaşkınlıkla bakar. Gözleri dolar. İlk kez biri onun için bu kadar mücadele etmiştir.
METİN
Sen... sen bana inandın mı?
BELİZ
(Gülümseyerek)
Elbette inandım. Çünkü sen koca yürekli bir şairsin Metin.
Metin, Beliz'e sarılır. Bu sarılma, yıllardır sırtında taşıdığı yalnızlık yükünü hafifletir.
SAHNE 5: FİLM SETİ - METİN'İN DÖNÜŞÜ VE KAHRAMANLIĞI
Metin, sete geri döner. Yönetmen ve ekip üyeleri ondan özür diler. Deniz, pişmanlıkla Metin'in yanına gelir.
DENİZ
Metin... Ben... çok özür dilerim. Çok büyük bir hata yaptım.
Metin, Deniz'i affeder. Bu olay, Metin'i daha da olgunlaştırır.
Bu sırada, sette büyük bir yangın çıkar. Paniğe kapılan Berrak, bir dekorun altında kalır. Herkes kaçışırken, Metin içgüdüsel olarak yangının içine dalar ve Berrak'ı kurtarır. Berrak, hayatında ilk kez bu kadar samimi bir şekilde Metin'e teşekkür eder.
BERRAK
Metin... Sen bir kahramansın.
SAHNE 6: GÜN BATIMI - FİLMİN SON SAHNESİ VE YENİ BİR BAŞLANGIÇ
Filmin son sahnesi çekilir. Metin, yine havuz başında oturmuş, bu kez bir çiçek çizmek yerine, Beliz'in portresini çizer. Beliz gelir ve Metin'in yanına oturur.
BELİZ
Ne çiziyorsunuz bu sefer?
METİN
(Gülümseyerek)
Benim ilham perimi.
Beliz, çizime bakar ve gülümser.
BELİZ
Çok güzel olmuş.
METİN
Benim için artık her şey daha güzel. Senin sayende, insanlar artık beni içimdeki Metin olarak görmeye başladı.
BELİZ
(Metin'in elini tutarak)
Ve ben de öyle.
Metin ve Beliz, gün batımına karşı el ele otururlar. Metin'in dış görünüşü hala aynıdır, ancak içindeki utangaç, hassas şair, artık dünyayla barışıktır ve gerçek aşkı bulmuştur. Kameranın yavaşça geri çekilmesiyle, sahnenin üzerinde "FİLM SONU" yazısı belirir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder